Hidrosefali

Hidrosefali, beyin omurilik sıvısının kafa içerisinde, beyin boşluklarında normalin üzerinde birikmesi ile oluşum göstermektedir. Genelde çocukluk çağında kafa büyümesine neden olduğu bilinmektedir. Beyin omurilik sıvısının normal bir sıvı olduğunun düşünülmemesi gerekmektedir. Çünkü beyni travmalara karşı koruyabilecek bir hayati işlevi bulunmaktadır. Aynı zamanda besleyici içeriğin bulunduğu da bilinmektedir. Beyinde günde ortalama yarım litre beyin omurilik sıvısı üretilmektedir ve bu da beyin tarafından emilmektedir.

Üretimin normalin üzerinde olması ise emilim problemi yaşanması ile sıvının dolaştığı kanallardaki darlık ya da tıkanıklık sonucunda dolaşımda problem yaşanması ile sıvı birikimi gerçekleşebilmektedir. Sıvının birikmesi sonucunda ise beyinde baskı oluşmaktadır. Oluşan bu baskı ise beyine zarar vermektedir. Gelişimsel, zihinsel ve fiziksel bozulmalar ortaya çıkmaktadır.

Hidrosefali Nedir?

Hidrosefali Nedir? Beyin omurilik sıvısı yapımı ve emilimi arasındaki bir bozukluktan dolayı oluşum göstermektedir. Beyin omurilik sıvısı dolanımındaki bir tıkanıklık, emilim bozukluğu ya da gereğinden fazla yapılması gibi durumlara yol açabilmektedir. Altta yatan nedene, ne kadar sürede geliştiğine bağlı olarak oluşum göstermektedir. Bebeklik döneminde kafatası eklemleri kapanmadan bu durum oluşur ise baş çevresinde büyüme görülmektedir.

Kafatasının genişlemesi ise oluşan basıncın bir miktar azalmasına neden olmaktadır. Kafa içi basınç kuvveti, genişlemiş beyin su yollarında, daha geniş bir alana dağılmakta ve bununla birlikte beyin parankimi daha az basınca maruz kalmaktadır.

Hidrosefali Neden Olur?

Hidrosefali Neden Olur? Bazen doğuştan meydana gelen bu durum bazen de farklı nedenlerden dolayı ilerleyen yaşlarda oluşum göstermektedir. Doğuştan oluşan durumun genetik olduğu düşünülmektedir. Aynı zamanda anne karnında da oluşum gösterebilmektedir. Genel olarak nedenler arasında şunlar yer almaktadır;

• Doğumsal olarak meydana gelen hidrosefali, en sık rastlanılmakta olan durumdur. Doğumsal anomali sonucunda veya genetik nedeniyle oluştuğu düşünülmektedir.
• Beyinde sıvının dolaştığı odacıklarda daralma ve tıkanıklık oluşumu
• Omurganın bir kısmının anormal gelişimi ile oluşan spina bifida hidrosefali
• Beyinde bulunan doğumsal kistler, beyinde bulunan sıvı akışını tıkayabilmektedir.
• Beynin bazı kısımlarının gerektiği gibi gelişmediği durumlar
• Beyin ve omuriliğin birleştiği ense bölgesinde doğuştan sorunlar
• Erken doğum
• Doğum esnasında yaralanma
• Doğum sırasında kafa travması
• Beyin enfeksiyonları
• Anne karnında enfeksiyon geçirilmesi
• Beyin içi kanamalar

Hidrosefali Tanısı Nasıl Konur?

Hidrosefali Tanısı Nasıl Konur? Beyin tomografisi, MR ve ultrasonografi ile görüntülemeler gerçekleştirilmekte ve burada durumun ne olduğu detaylı bir şekilde görülebilmektedir. Beyin omurilik sıvısının incelenmesi ve basıncı ölçümü de hidrosefali teşhisinde kullanılmaktadır. Hastaya yapılan detaylı inceleme sonucunda durumu hakkında bilgi elde edilmekte buna göre bir ilerleme sağlanmaktadır. Hastanın durumu hakkında bilgi edinildikten sonra ise hastaya uygun bir tedavi planlaması gerçekleştirilmektedir. Böylelikle hasta için tedavinin nasıl gerçekleştirileceği, nasıl bir ilerleme kaydedileceği belirlenmektedir.

Hidrosefali Tedavisi Nasıl Yapılır?

Hidrosefali Tedavisi Nasıl Yapılır? Normal basınçlı olan durumda beyin omurilik sıvısını azaltan bazı ilaçların kullanımı önerilmektedir. Bu ilaçlar düzelme sağlayabilmektedir. Cerrahi tedavi yöntemi de uygun görülür ise uygulanabilmektedir. Beyin boşlukları içerisindeki fazla beyin omurilik sıvısının, cilt altından, ince bir boru vasıtası ile diğer vücut boşluklarına iletilme işlemi olarak tanımlanmaktadır. Aynı zamanda bir başka yöntemde ise dolaşım yollarında bulunan tıkanıklığın giderilmesi için yeni bir yol açılmaktadır.

Beyindeki dokuya zarar vermemek için beyin içerisindeki sıvı ve basıncın normal seviyelerde tutulması hedeflenmektedir. Tedavi sonucunda hastanın durumu takip edilmekte ve ilerleyen süreçlerde de nasıl gelişim gösterdiğine bakılmaktadır. Bu sayede hastanın durumunun iyileşip iyileşmediği anlaşılmakta ve bu konu üzerinde durulmaktadır.